“Yunanistan gerginliği tırmandırıcı faaliyetlerden vazgeçmeli”

“Yunanistan gerginliği tırmandırıcı faaliyetlerden vazgeçmeli”

“Yunanistan gerginliği tırmandırıcı faaliyetlerden vazgeçmeli”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yunanistan'ı gerginliği tırmandırıcı faaliyetlerden vazgeçmeye davet ediyoruz. İstikşafi görüşmelerin yeni bir dönemin habercisi olacağına inanıyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle Çankaya Köşkü'nde bir araya geldi.

Buradaki konuşmasına kendisini dinleyen büyükelçileri selamlayarak başlayan Erdoğan, toplantının ülkeler ve insanlık için hayırlara vesile olmasını diledi. Erdoğan, tüm Avrupa halklarının yeni yılını kutlayarak, 2021'in sağlık, barış ve huzur getirmesini temenni etti.

Geride bırakılan 2020'de koronavirüs salgını başta olmak üzere birçok zorlukla mücadele edildiğini hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Son asrın en ciddi sağlık krizlerinden olan COVID-19 virüsüne kimimiz bir arkadaşını, kimimiz bir yakınını kurban verdi. Salgın, daha şimdiden dünyanın hemen her ülkesinde izleri yıllarca silinmeyecek derin acılar bıraktı. Bugüne kadar salgında hayatını kaybeden yaklaşık 2 milyon kişinin her biri istatistikten öte bir candır. Yaşadığımız süreç, bize din, dil, ırk, bölge farkı gözetmeden tüm insanlığın aynı gemide olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır. Salgınla mücadelede, küresel dayanışma ve iş birliği sayesinde başarılı olabileceğimizi hep birlikte gördük. Türkiye olarak, bu anlayışla kendi vatandaşlarımıza en iyi sağlık hizmetini sunmaya çalışırken, yardım faaliyetlerimize de hız verdik. Hiçbir ayrım yapmadan, aralarında Avrupalı dostlarımızın da olduğu 156 ülkeye ve 11 uluslararası kuruluşa tıbbı malzeme desteği sağladık."

Acil tahliye uçuşlarıyla 100 bini aşkın vatandaşı Türkiye'ye getirdiklerini belirten Erdoğan, 67 ülkeden 5 bin 500'den fazla yabancının tahliyesini de yaptıklarını söyledi.

Erdoğan, Türkiye'den ana vatanlarına dönmek isteyen 90 ülkeden 38 bin yabancıyı ülkelerine gönderdiklerini ifade ederek, "Tüm bunları muhataplarımızdan maddi bir karşılık beklediğimiz için değil, insanlık ailesine karşı kendimizi mesul hissettiğimiz için yaptık. Paylaşmanın bereketine, dayanışmanın gücüne inanan bir millet olarak yardım faaliyetlerimizi bundan sonra da devam ettireceğiz." dedi.

"2020'de Türkiye-AB ilişkileri kolay geçmedi"

Salgının son haftalarda dünya genelinde yeniden ivme kazandığına dikkati çeken Erdoğan, aşı çalışmalarında elde edilen başarıların umudu artırdığını vurguladı.

Erdoğan, Türkiye'nin farklı kaynaklardan temin ettiği aşıları, vatandaşlarına gönüllülük esasına dayalı olarak uygulamaya başlayacağını belirterek, "İnsan deneyi aşamasında olan yerli aşılarımızı gerekli onayların ardından inşallah milletimizle birlikte tüm insanlığın hizmetine sunacağız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021'in bu musibetten kurtulmaya vesile teşkil etmesini ve küresel ekonomik toparlanmanın başladığı bir sene olmasını temenni ederek, şunları kaydetti:

"2020 senesi Türkiye-AB ilişkileri bakımından maalesef kolay geçmedi. Geride bıraktığımız dönemde çoğu da suni olarak üretilen pek çok tatsız sorunla uğraşmak zorunda kaldık. Bazı üye ülkeler, Türkiye ile ikili problemlerini AB koridorlarında çözme çabasına girdi. Birlik dayanışması bahanesinin ardına sığınılarak Türkiye-AB gündemi suistimal edildi. Bu yaklaşım bir yandan köklü münasebetlerimizi esir alırken, diğer yandan birliğin bölgesel ve küresel güç olma iddiasını da zayıflatıyor. 'Stratejik körlük' olarak nitelendirdiğimiz bu tavrın en somut göstergesi, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesidir. Her iki konuda da Türkiye ciddi haksızlıklara maruz kalmıştır. Oysa Türkiye, Akdeniz'in en uzun kıyı şeridine sahip ülkesidir."

"Türkiye, Akdeniz'de barıştan yana"

Türkiye'nin şimdiye kadar hayata geçirdiği enerji projeleri ile Avrupa'nın enerji arz güvenliğine önemli katkılarda bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, "Biz, Doğu Akdeniz'de hakkımız olmayan bir şeyi talep etmiyoruz. Bölgede var olan hidrokarbon kaynakları konusunda ülkemizin ve milletimizin meşru menfaatlerini korumaya çalışıyoruz. Hiçbir geçerliliği olmayan maksimalist haritalar üzerinden ülkemizin sahillerine hapsedilme girişimlerine itiraz ediyoruz." dedi.